1 Yeruşalim’den gelen Ferisiler ve bazı yazıcılar, Yeşua’nın yanında toplandılar. 2 O’nun öğrencilerinden bazılarının murdar, yani yıkanmamış ellerle yemek yediğini görünce, kusur buldular. 3 Çünkü Ferisiler ve Yahudiler, atalarının töresine uyarak ellerini yıkamadan yemek yemezler. 4 Çarşıdan geldiklerinde yıkanmadıkça yemek yemezler. Bunun yanı sıra kâselerin, testilerin, bakır kapların yıkanmasıyla ilgili başka birçok töreye de uyarlar. 5 Ferisiler ve yazıcılar Yeşua’ya “Öğrencilerin neden atalarımızın töresine uygun davranmıyorlar? Murdar ellerle neden yemek yiyorlar?” diye sordular.
6 Yeşua onlara şu karşılığı verdi:
7
8
14 Yeşua halkı yanına çağırıp onlara,
17 Yeşua kalabalıktan ayrılıp eve girince, öğrenciler O’na bu benzetmenin anlamı nedir diye sordular. 18 Onlara,
24 Yeşua oradan kalkıp Sur ve Sayda bölgesine gitti. Bir eve girdi ve kimsenin bilmesini istemiyordu. Ama halkın dikkatinden kaçmadı. 25 Çünkü küçük kızı kötü ruha tutsak bir kadın, Yeşua’yla ilgili haberi duyar duymaz geldi. O’nun ayaklarına kapandı. 26 Yahudi olmayan bu kadın Suriye-Fenike ırkındandı. İblisi kızından kovması için yalvardı. 27 Ama Yeşua ona,
28 Ama kadın O’na, “Evet, Efendimiz” dedi. “Köpekler de masanın altında çocukların kırıntılarını yer.”
29 Yeşua ona,
30 Kadın evine vardığında, çocuğunun iblisten kurtulmuş vaziyette, yatakta yatar buldu.
31 Yeşua Sur ve Sayda bölgesinden ayrılıp Dekapolis bölgesinin ortasından geçerek yine Galile Denizi’ne geldi. 32 O’na sağır ve dili tutuk bir adam getirdiler. Elini üzerine koyması için yalvardılar. 33 Yeşua onu kalabalığın arasından gizlice çıkardı. Parmaklarını adamın kulaklarına soktu, tükürüp diline dokundu. 34 Göğe bakarak içini çekti ve adama,
37 Halk büyük bir şaşkınlık içindeydi. “Yeşua’nın yaptığı her şey iyi.